Biorezonans ile Otizm Tedavisi

Biorezonans ile otizm tedavisi

Otizm veya Otizm Spektrum Bozukluğu (OSB) nörolojik ve gelişimsel bir bozukluktur. Sebepleri henüz tam olarak bilinememekle birlikte bazı sinir sorunlarından kaynaklandığı ve otizmde beynin farklı bölgelerinin bir arada çalışamadığı düşünülmektedir.

Otizmin belirtileri 0-3 yaş arasına, yani erken çocukluk dönemine dayanır. Tohum Otizm Vakfı’nın verilerine göre her 44 çocuktan birinin otizm tanısı aldığı, erkek çocuklarında kız çocuklarına göre 4 kat fazla görüldüğü, bununla birlikte kız çocuklarında daha ağır seyrettiği belirtilmektedir.

Otizmin belirtileri nelerdir?

Çocuğun sözel ve motor gelişimi diğer çocuklardan farklıysa, konuşma geriliği varsa ya da hiç konuşmuyorsa, karşısındakilerle göz teması kurmuyorsa, ona seslenilince bakmıyorsa, yaşıtlarıyla oynamıyorsa, taklit becerileri zayıfsa, gerek bazı kelimeleri gerekse bazı davranışları sürekli yineliyorsa (örneğin sürekli zıplıyor sallanıyor veya saatlerce aynı nesneyle oynuyorsa), ilgi alanları sınırlıysa, kendini ifade etmekte ve empati kurmakta zorlanıyorsa, sosyal paylaşım becerileri bozuksa, duyusal sorunları varsa otizmden kuşkulanmak gerekir. Şunu da belirtmek gerekir ki otizmli çocukların herhangi bir metabolik sorunu yoktur ve fiziksel olarak sağlıklıdırlar.

Erken teşhis ve özel eğitim çok önemli

Günümüzde otizmin tam bir tedavisi yoktur. Bununla birlikte erken teşhisin ve özel eğitimin otizme katkısı büyüktür. Otizmli çocuğun tedavi takibinin nörolog veya psikiyatrist tarafından yapılması, tedavi programının ise özel eğitim uzmanları, psikologlar, fizyoterapistler ve duyu bütünleme uzmanları tarafından yürütülmesi gerekmektedir.

Bunların yanı sıra anne babaların otizmli çocuklarıyla doğru iletişim kurmaya çalışması, kısa ve net cümleler kullanması, çocuğa tepki vermesi için fırsat tanıması, çocukla göz göze gelmek için çaba harcaması, çocuğun sevdiği oyunları oynaması, kimi zaman hayali oyunlar kurgulaması son derece önemlidir. Ayrıca zamanı soyut bir kavram olarak algılayan otizmli çocuklar için günlük yaşam çizelgeleri oluşturulabilir. Otizmli çocukların kaygı düzeyleri de yüksek olabilmektedir, zaten bu duygu durumu onlarda tekrarlayıcı davranışlara sebebiyet verebilmektedir. Rutinlere son derece bağlı olan ve değişikliklerden hoşlanmayan otizmli çocuklara günlük yaşam çizelgesi hazırlamak onların kaygı durumunu da azaltabilecek bir unsurdur. Çocukların günlük yaşam becerilerinin desteklenmesi de aynı şekilde son derece gereklidir.

Biorezonans terapisi otizm tedavisine nasıl katkıda bulunur?

Biorezonans terapisi, birçok nörolojik rahatsızlığı olduğu gibi otizmin tedavisini desteklemekte de kullanılabilmektedir. Çocuğun 6 yaş altında olması önemlidir. Biorezonans ile otizm terapisi sürecinde çocukların vücudunda bulunan ağır metaller ve toksinler uzaklaştırılmakta, detoks yapılmaktadır. Otizmli çocukların bağırsaklarında aşırı geçirgenlik olduğu, uygun beslenme yöntemleriyle otizmle mücadele edilebildiği yaygın görüşlerden biridir. Unlu ürünlerde bulunan glütene, süt ve süt ürünlerinde bulunan kazeine alerji de biorezonans terapisi ile çözülebilmektedir. Biorezonans terapisi sonrasında otizmli çocuklarda özgüven artışı olduğu, duygularını daha rahat ifade ettiği, karşısındakine dokunmaya ve göz kontağı kurmaya başladığı, kaygılarının azaldığı, kullandığı kelime sayısında artış olduğu gözlemlenmektedir.