Biorezonans ile Sindirim Sistemi Tedavisi

Sindirim sistemi bozukluklarında biorezonansın faydaları

Sindirim, ağız boşluğundan başlayıp mide yoluyla ince bağırsaklara kadar gıda maddelerinin parçalanması, seçimi ve emilmesi sürecidir. Bu süreçte sindirim sistemi organlarının anatomik ve fonksiyonel olarak sağlıklı olması vücudun genel dengesi açısından son derece önemlidir. Sindirim sisteminin düzgün çalışabilmesi için bağırsak florasının da sağlıklı yapıda olması gerekir. Bağışıklık sisteminin büyük kısmı bağırsaklarda yer alır; bu nedenle alerjik hastalıklarda büyük bir rol oynar.

Alerjik bünyelerde sindirim enzimleri genellikle az çalışır, bununla birlikte bağırsak mukoza duvarlarında işlevsel zafiyet ve bağırsak bağışıklık sisteminde bozukluk gözlemlenir. Büyük moleküller genellikle tam olarak parçalanmazlar ve gözenekli bağırsak mukoza zarından artmış bağışıklık reaksiyonunun ortaya çıkabileceği lenf dokusuna nüfuz ederler. Yerleşik bir teoriye göre bu, gıda alerjilerinin ve intoleransın gelişmesinin ana sebebidir. Bu fonksiyon bozukluğuna bozulmuş bağırsak florası, yani mikroorganizmaların kusurlu karışımı eşlik eder. Bu durum çok fazla şeker, beyaz un, renklendirici ve koruyucudan oluşan sağlıksız beslenmenin neden alerjilerin gelişiminde büyük rol oynadığını izah etmektedir.

Sindirim fonksiyonu bozulur ve bağışıklık sistemi patojenik bakteriler ve mantarlar tarafından bağırsak florasının değiştirilmesi suretiyle zayıflatılır. Patolojik bakteri ve maya mantarlarının sayısındaki artış, özellikle candida albicans’ı, zehirli alkolleri ve diğer toksinleri üretir. Hasta genellikle gaz, bağırsak krampları ve düzensiz bağırsak hareketleri ile artan gaz birikiminden şikayetçidir. Ancak toksinlerin bağışıklık sistemini bozduğundan, karaciğeri etkilediğinden, kan ve lenf sistemleri aracılığıyla diğer birçok bedensel işlevi olumsuz yönde etkilendiğinden habersizdir. Bozulmuş bağırsak florası, mantar istilası ve gıda intoleransları birçok kronik gastrointestinal bozukluğun başlıca nedenlerindendir. Candida’nın aşırı artmış olması aşağıdaki sorunların varlığında dikkate alınmalı ve araştırılmalıdır:

  • Depresyon, anksiyete, dikkat eksikliği
  • Çocuklarda hiperaktivite ve dikkat eksikliği
  • Hazımsızlık, bağırsaklarda aşırı gaz olması, ishal, kabızlık, mide ekşimeleri, karında ağrı
  • Karaciğer enzimlerinde artış, kilo artışı (obezite), şekerli gıdalara artmış arzu
  • Kronik yorgunluk, bitkinlik, isteksizlik, kas ağrıları
  • Sistit, vajinit, genital mantar, tekrarlayan enfeksiyonlar, ağızda pamukçuk
  • Akne, egzama ve diğer cilt sorunları

Çölyak, ülser, gastrit, mide ve bağırsak gazları, ishal ve kabızlıklar, huzursuz bağırsak sendromu (İBS) gibi sindirim sistemi hastalıklarının tedavisinde biorezonans terapilerinin büyük faydası tespit edilmiş olup hastaların yaşam kalitesi artırılabilmektedir. Biorezonans terapileri ile alerji, parazit, bakteri ve virütik ajanlar, ağır metal ve toksinlerin atılımı gibi sorunlar çözümlenebilmekte ve böylece sindirim sistemi normal işlevlerini yerine getirebilmektedir. Çoğu durumda crohn hastalığı ve ülseratif kolitte olduğu gibi kronik enflamatuar süreçler bile hedefe yönelik biorezonans terapisi ile tedavi edilebilmektedir.