Biorezonans Terapisi ile Mide Hastalıklarının Tedavisi

mide rahatsızlığı

Mide hastalıklarını önemseyin!

Son derece hassas organlarımızdan biri olan mide; günlük yaşam koşullarından, yanlış beslenmeden, sigara ve alkol kullanımından, stresten, enfeksiyonlardan önemli ölçüde etkilenebilmektedir. Bu durum da mide yapısında problemlere ve bozulmalara neden olabilmektedir. En sıklıkla görülen mide hastalıklarını ise reflü, gastrit, ülser ve mide kanseri olarak sıralayabiliriz.

Reflü: Reflü, midedeki salgıların (safra, asit, mukus) ve besinlerin yemek borusuna veya ağza kaçmasıdır. Reflü, mide kapakçığının gevşemesi; mide asidinin uzun süre kalması nedeniyle yemek borusunda hasar oluşması; aşırı yağlı, baharatlı, asitli (vb.) besinlerin çok miktarda tüketilmesi; yoğun sigara, alkol ve kahve tüketimi yapılması; stres, hamilelik dönemi ve mide fıtıkları gibi sebeplerle gelişebilir. Reflünün ağızda acı tat hissedilmesi, besinlerin ağza gelmesi, midede yanma ve ekşime hissi, göğüs bölgesinde ağrı ve sıkışma, boğazda yumru hissi, kuru öksürük, hıçkırık, geğirme, bulantı, kusma, ses kısıklığı, ağız kokusu gibi belirtileri vardır.

Gastrit: Gastriti mide zarında tahrişler, iltihaplanmalar meydana gelmesi olarak tanımlayabiliriz. Gastrit; sebze ve meyvelerin tüketilmesiyle bulaşıp mide zarında biriken helikobakter pilori enfeksiyonu, mide salgısının çok artması, sigara ve alkol kullanımı, uyuşturucu kullanımı, bazı ilaçların kullanımı, stres, yanlış beslenme ve yaşın ilerlemesi gibi sebeplerle gelişebilir. Bu hastalık mide yanması, ağrı, şişkinlik, hazımsızlık, bulantı, doygunluk hissi, geğirme ve ağız kokusuna neden olabilir. Gastritin akut (aniden ortaya çıkan) ve kronik (uzun süreli) olmak üzere iki türü vardır. Tedavi edilmezse ülsere dönüşebilir.

Ülser: Mide dokusunun alkol, sigara, çeşitli ilaçlar, kötü beslenme alışkanlıkları, helikobakter pilori enfeksiyonu gibi sebeplerle tahriş olması ve buna bağlı olarak midedeki doku bütünlüğünün zedelenmesi, yaralar oluşması ülser olarak adlandırılmaktadır. Ülser için gastritin daha ileri halidir de denilebilir. Ülserin mide ağrısı, yanma, bulantı, kusma, ishal gibi belirtileri vardır. İleri aşamalarda siyah renkli dışkılama ve kusma, mide delinmesi, sürekli kilo verme gibi son derece olumsuz durumlar ortaya çıkabilmektedir.

Mide kanseri: En sık görülen ve ölüme sebebiyet veren kanser türlerinden biri olan mide kanseri, mide içinde kötü huylu tümör gelişmesidir. Mide kanserinin oluşumunda genetik faktörler, sigara ve alkol tüketimi, yanlış beslenme alışkanlıkları, obezite, hareketsiz bir yaşam, helikobakter pilori enfeksiyonu (vb.) rol oynamaktadır. Son derece sinsi ilerleyen mide kanseri, daha çok ilerlemiş evrelerde belirti verir. Bu belirtiler şiddetli mide ağrısı, bulantı, hazımsızlık, şişkinlik, erken doyma, kanlı kusma, dışkıda kan, iştahsızlık, halsizlik, aşırı kilo kaybı ve midede sertlik olarak sıralanabilir.

Teşhis ve tedavi nasıl yapılır?

Mide hastalıklarının tanısı hasta öyküsünü dinleme, (mide hastalığının türüne göre değişecek şekilde) endoskopi, yemek borusunun incelendiği gastroskopi, asit miktarının ölçüldüğü pHmetre, özafagus (yemek borusu) manometresi; mide kanserinde ise endoskopik ultrasonografi, bilgisayarlı tomografi, PET/CT gibi yöntemlerle konulur. Tedavi (mide hastalığının türüne göre uygulanacak) ilaç tedavisi, endoskopik veya cerrahi yöntemlerle; mide kanserinde ise ayrıca kemoterapi ve radyoterapi tedavisiyle gerçekleştirilebilir. Beslenme ve günlük yaşam düzeninde değişiklikler yapılır.

Mide hastalıklarının tedavisinde tamamlayıcı bir yöntem olarak biorezonans terapisinden de yararlanılabilir. Gıda intoleranslarının ortaya çıkarılmasından doğru beslenme ritminin oluşturulmasına, mide hastalıklarına yol açan sorunların belirlenmesinden sindirim sistemini onarmaya ve bağışıklık sistemini güçlendirmeye kadar pek çok noktada biorezononsa özel kan testi ve biorezonans terapisi önemli rol oynamaktadır.